Sezen'li Günler...




Uzun uuuup uzun bir aradan sonra işte geldim buradayım. Sezon finali bitti …
Bugün hava sisli puslu ve çok soğuk Şile’de, çayımı aldım başucuma, arka fonda Sezen den düş bahçeleri çalıyor. Severim eski şarkıları daha yaşanmışlıklarla dolu geliyor bana. Hele Sezen se derdin yoksa da mayhoş bi dertli hissettirir, güzel hissettirir. Sezen Aksu deyince aklıma ilk gelen şey yazdığı güzel şarkıların dışında “üretmek”. Kadın 1974 den beri dur durak bilmeden yazıyor yazdırıyor üretiyor. Tüm şarkılarında bir yaşanmışlık var mutlaka. Bu dünyaya bir Sezen bir daha zor gelir. Aynı zamanda Oğluna servet olarak 2.500 şarkı sözü hediye etmiş bir anneden de bahsediyoruz. Muazzam bir duygu olmalı oğlu için (doğruysa tabi) … Her şarkının bir hikâyesi ve modu vardır. O şarkıları yazdıran aşklar, hüzünler bazen sevinçler… Ne tuhaf değil mi şarkıyı yazan kendi duyguları için yazmıştır belki gözyaşlarını akıtarak belki gülümseyerek fakat birçok insan belki de milyonlar aynı şarkıda bin bir ruh haline girebiliyor. Dinlediğinizde evet işte bu dediğiniz tam o andaki duygularınızı kelimelere döken şarkı ya da şarkılar mutlaka oluyor. Ruha iyi gelendir müzik, mutluyken de dinleme ihtiyacı duyarsın, moral yerlerdeyken de. Müzik ruhun gıdasıdır demişler ya gerçekten de öyle artık tıp dallarının çoğunda da tedavi yöntemi olarak kullanılıyor.
Bugünde böyle biraz hüzünlü biraz Sezen li biraz da ciğeri özlem dolu, havadan olsa gerek. 

Sizin için iyi dileklerim var birde çayım ...                                                                                                                                     

Yorumlar